"MÜSLÜMAN İÇİN ÖMÜR EZAN İLE NAMAZ ARASINDADIR"

Yılbaşı, Yaradılış Gayemizi Sorgulamaya Fırsat Veren Milat Olsun

Günler, haftalar, aylar birbirini kovalıyor. Hayat ağacımızdan bir yaprak daha kopuyor. Yıllar yılları takip ediyor… Ömür defterimizden bir sayfa daha eksiliyor ve 2020 yılı artık gidiyor.

Şu güzelim dünyamız, üzerindeki en şerefli varlık olan insanlar tarafından çok yıpratıldı, doğa insafsızca kullanıldı.

Huzur ve barış ortamı yok edildi, dünyanın bir çok bölgesinde kan ve gözyaşı hakim oldu. Son olarak da korona gölgesinde gönderiyoruz 2020 yılını.

Acısıyla tatlısıyla, iyisiyle kötüsüyle bir yılı daha geride bırakıyoruz.

Yeni umutlar, yeni hedefler ve daha güzel bir gelecek ümidiyle yeni bir yıla hep beraber merhaba diyeceğiz. Yüce Allah, insanoğluna şan, şeref, mevki, makam ve nimetler vermiş, yarattığı tüm varlıklar içerisinde insanoğlunu üstün kılmıştır.

Koronavirüs salgını, sel, heyelan ve deprem gibi afetler karşısında, insanoğlu olarak ne kadar aciz olduğumuz bir kez daha ortaya çıkmıştır.

Bu öldürücü virüsü dünya üzerinde çok can aldı almaya da devam ediyor. Vakalar maalesef azalmıyor tam tersi çoğalıyor. Tam aşı bulundu derken bir kısım insanlar temkinli yaklaşıyor.

Bu kez virüs mutasyona uğradığı belirtiliyor. Bu virüsün artık daha bulaşıcı olduğu ortaya çıktı. Bilim adamları şaşkın.

Değerli dostlar

İnsanoğlu olarak ne kadar ne kadar aciz olduğumuz ortadadır. Dünyanın bir çok bölgesinde kan, vahşet, işkence, sürgün ve soykırımlar devam etmektedir.

Doğu Türkistan’da yıllarca süren katliamlar, soykırımlar, bırakın insanları hiçbir canlıya yapılamayacak türden işkenceler artarak devam etmektedir.

 İsrail askerleri, Filistin’li Müslümanları çocuk, kadın ve yaşlı demeden katletmekte, zorla insanları topraklarından çıkarmaktadır.

Tüm özgürlüklerini ellerinden almaktadır. Azerbaycan toprağı olan Karabağ yıllardır işgalde kalmıştır.

Medeni dünyanın gözü önünde yakın geçmişte Bosna’da, Irak’ta, Suriye’de, Arakan’da ve birçok yerde Müslümanların kanı dökülmeye devam etmektedir.

 Zulüm, işkence, insanlık onurunun yok edilmesi, zorla göç ve işgaller devam etmektedir.

Müslüman için ömür ezan ile namaz arasındadır. İnsan başıboş yaratılmamıştır. Saldım Çayıra Mevlam kayıra değiliz yani dostlar.

Duvarlarımıza yeni takvimler asacağız. Tıpkı bir sene önceki gibi ne çabuk geçti bir yıl Şair ne güzel ifade ediyor.

“Geldi geçti ömrüm benim Şol yel esip geçmiş gibi Hele bana şöyle gelir Şol göz yumup açmış gibi.”

Yarın keşke dememek için hesabı iyi yapmak lazım.

Yüce Rabbim buyurmuyor mu ki Fecr suresinde; “Keşke bu hayatım için bir şeyler yapıp gönderseydim’’ siyeceğiz eğer planlamamız bu hayatla sınırlı ise iflastayız.

Dostlar mesela 100 sene sonrası için plan yapıyor muyuz? Veya 100 sene sonra neredesiniz? Söyleyeyim kesinlikle kara topraktayız.

Yani sözün kısası dünyamız değişmiş olacak. Dönüşü olmayan bir yoldayız dostlar haram yolda huzur ararsak huzur bize haram olur.

2020’nin son günlerindeyiz. Yılbaşı gecesinde Müslümana düşen haram helal demeden yaratıcısına isyanda yarışırcasına günaha dalmak değil muhasebe yapmaktır.

Ömür bitiyor yıllar bitiyor bitmeyen eksilmeyen imanımız ve ebedi hayata olan bağlılığımızdır. Yeni yıl dolayısıyla tebrikleşmekte bir sakınca yoktur. Ancak bir Müslümanın yılbaşı gecesi için özel yemek ve eğlenceler hazırlayarak Hristiyanların örf ve geleneklerini taklit etmesi uygun değildir.

Yılbaşında insan, kendisini eğlenceye vermek yerine, geride bıraktığı koca bir yılın muhasebesini, gelecek yılın da mesleği, ailesi, çocukları için planlarını yapacak olsa, kuşkusuz kârlı çıkacaktır.

Bize düşen doğru yolu göstermektir. Kimseyi tuttuğu (gittiği) yoldan döndüremeyiz. Ama doğru olanı hatırlatmakta her Müslümanın görevidir.

Peygamberimiz: "Sizden kim bir kötülük görürse, onu eliyle düzeltsin. Buna gücü yetmezse, diliyle onun kötü olduğunu söylesin. Buna da gücü yetmezse, kalben o işten tiksinsin" buyurmuştur. Biz de hatırlatıyoruz.

Değerli dostlar

Kendimize dönelim ve şunu iyi bilelim ki bu millet dinine gelenek ve göreneklerine bağlı kaldıkça ayakta duracaktır Aksi halde Allah korusun bir gün taklit çukuruna yuvarlanacaktır.

Bu vesile ile yeni yılda başta Bartın’ımız olmak üzere ülkemizin ve alemi İslam’ın huzurlu, mutlu, müreffeh ve esenlik içerisinde olmasını, kanayan yaramız Doğu Türkistan başta olmak üzere, bütün mazlumların ve insanlığın barış, kardeşlik duygularıyla buluşmasını ,tüm dünyayı kuşatan korona belasından kurtulmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.

Kalın sağlıcakla…