İKTİDARA VE DANIŞTAY’A ÇAĞRI!
İstanbul Barosu Avukatlarından Dilara Yıldız’ın eski nişanlısı tarafından katledilmesine tepki gösteren Bartın Barosu, iktidara ve Danıştay’a çağrıda bulundu.
19 Ocak 2022 Çarşamba 13:47
Türkiye Barolar Birliği, Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu (TÜBAKKOM) ve Bartın Barosu’nun da yer aldığı ülke genelindeki 80 baro ortak açıklamasında, Av. Dilara Yıldız’ın kadın cinayeti sonucu öldürülmesine sert tepki gösterildi, derin üzüntü ve öfke içerisinde olunduğu vurgulandı. Bartın Barosu, Adalet Sarayı önünde bir basın açıklaması yaparak Av. Dilara Yıldız’ın cinayet sonucu öldürülmesine sert tepki gösterdi. Bartın Barosu Başkanı Av. Ferhat Parlatır, kadına yönelik şiddetin önlenebilmesi için mücadeleye devam edeceklerini belirtirken Bartın Barosu Kadın Hakları Kurulu Başkanı Av. Arzu Kaptan, iktidarı İstanbul Sözleşmesine tekrar imza vermeye; Danıştay’ı yaşam hakkından yana bir tutum alarak, hukuka aykırı bir şekilde İstanbul Sözleşmesi’nden imzanın çekilmesine ilişkin işlemin iptali için açılan davaları kabul etme yönünde karar almaya çağırdı. Kadınların yaşam hakkının korunmasının devletin görevi olduğunu hatırlatan Av. Kaptan, bu sorumluluğun yerine getirilmesinin gerekliliğini de belirtti. Barolar, Avukatlar ve TÜBAKKOM olarak kadınların yanında mücadeleyi sürdüreceklerini vurgulaya Kaptan, Av. Dilara Yıldız’ı katleden zanlının en ağır cezayı alması için yasal sürecin takipçisi olacaklarını da kamuoyuyla paylaşarak şunları söyledi:
Dehşet verici!
“Meslektaşımız Av. Dilara Yıldız’ın kadın cinayeti sonucu öldürülmesinin derin üzüntüsü ve öfkesi içerisindeyiz. Meslektaşımızın ailesine ve hukuk camialarına başsağlığı diliyoruz. Meslektaşımızın kamuya açık bir yerde, polislerin olay yerine intikal etmesine rağmen eski nişanlısı tarafından silahla katledilmesi, ülkemizde kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin ne kadar rahat işlenir hale geldiğini göstermesi açısından da dehşet vericidir. Biz hukukçular, ısrarlarla kadınların yaşam hakkına yönelik sistematik hal alan kadın cinayetlerinin önlenmesi için yasaların eksiksiz uygulanmasını; önleyici, koruyucu tedbirlerin alınmasını, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldıracak politikaların bir an önce hayata geçirilmesini talep ettik. Kadınların yaşam hakkının korunmasının devletin görevi olduğunu vurgulayarak, bu sorumluluğun yerine getirilmesini istedik.
İktidara ve Danıştay’a çağrı!
Ancak iktidar kadına yönelik şiddetle samimi ve etkin bir mücadele yerine, tam tersi kadınların yaşam ve özgürlüklerinin güvencesi olan İstanbul Sözleşmesinden imzayı çekerek kadınları daha da korumasız bırakmıştır. Bu nedenle öncelikle iktidarı öncelikle İstanbul sözleşmesine tekrar imza vermeye; Danıştay’ı yaşam hakkından yana bir tutum alarak, hukuka aykırı bir şekilde İstanbul Sözleşmesi’nden imzanın çekilmesine ilişkin işlemin iptali için açılan davaları kabul etme yönünde karar almaya çağırıyoruz. Kadın kazanımlarının kaybına yol açacak her türlü söylem ve yasal düzenlemelerin kadınların yaşam haklarına saldırı oluşturduğu açıktır. Nitekim İstanbul Sözleşmesinden imzanın çekilmesi, 6284 Sayılı yasanın etkin uygulanmaması, nafakanın tartışılmaya açılması kadının özgür bir birey olduğunu kabul etmeyen zihniyete cesaret verdiği ve bunun sonucunda kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin artmasına yol açtığı aşikardır. Bu nedenle bir kez daha Medeni Kanununa ve 6284 sayılı yasaya dokunulmamasının, yasaların etkin bir şekilde uygulanmasının ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldıracak politikaların acilen oluşturulmasının önemini vurguluyoruz. Kadının insan hakları için mücadele eden biz Barolar, Avukatlar ve TÜBAKKOM olarak bir kez daha kadınların yanında mücadelemizi sürdüreceğimizi vurguluyor, meslektaşımızı katleden zanlının en ağır cezayı alması için yasal sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyuyla paylaşırız.”
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 5 Mayıs 2013 Ajans Bartın
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.