24 Kasım 2024
  • Bartın6°C
  • Ankara3°C
  • Bolu0°C
  • Kastamonu2°C
  • Zonguldak8°C
  • Karabük5°C

‘EFENDİ OLMAYA DEĞİL HİZMETKAR OLMAYA GELİYORUZ’

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İl Başkanları Toplantısında yerel seçimin startını verdiAK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında AK Parti Genel Merkezi'nde gerçekleştirildi.

‘Efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geliyoruz’

06 Temmuz 2018 Cuma 11:54

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İl Başkanları Toplantısında yerel seçimin startını verdiAK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında AK Parti Genel Merkezi'nde gerçekleştirildi. AK Parti Genişletilmiş 125. İl Başkanları Toplantısı, AK Parti Genel Merkezi'nde yoğun katılımla gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında düzenlenen toplantıya 81 ilden yoğun ilgi olurken, ilimizden AK Parti İl Başkanı Turhan Kalaycı, İl Genel Meclis Başkanı Kenan Dursun, Kadın Kolları Başkanı Yasemin Dora Kurtkaya ve Gençlik Kolları Başkanı Ali Kıranoğlu katılım sağladı. Ülke gündemi ile ilgili konuların görüşüldüğü toplantıda Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mart 2019’da yapılacak olan yerel seçimler için stardı verdi. Teşkilatların hazır olduğunu söyleyen Erdoğan, gönül belediyeciliği seferberliğini başlattı. Erdoğan; “Yerel yönetim aynen bu seçimlere benzemez. Böylece yerel yönetimlerden 2019'da çok daha başarılı çıkalım. Ben teşkilatımın buna hazır olduğuna inanıyorum. Ve 2019 Mart'ına kadar bu belediyeciliğin adını ben doğrusu 'gönül belediyeciliği seferberliği' olarak koyuyorum. Aynı şey teşkilatlarımız için geçerli. 'Ben iktidar partisinin il başkanıyım, ilçe başkanıyım' Yok. Efendi olmaya değil hizmetkâr olmaya geliyoruz” dedi.

Milletimizin güvenine layık olabilmek için elimizden geleni yapacağız

Toplantı ile ilgili düşüncelerini paylaşan Ak Parti Bartın İl Başkanı Turhan Kalaycı; “Ak Parti 125.İl Başkanları Toplantımızı Genel Başkanımız Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirdik. Ak Parti Genel Merkezinde toplantımızda ülke gündemi ile ilgili konuları görüştük. Gerçekleşen toplantımızın ülkemize milletimize ve partimize hayırlı olmasını diliyorum. Tabii toplantımızın açılış konuşmasını Sayın Cumhurbaşkanımız gerçekleştirdi. Mart ayında yapılacak olan yerel seçimlerin konuşulduğu toplantıda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasında şu ifadeleri kullandı; ‘YSK tarafından önceki gün kesin sonuçları açıklanan seçimlerin ülkemiz milletimiz ve partimiz için bir kez daha hayırlı olmasını diliyorum. Cumhurbaşkanlığında yurt içinde 25 milyon 436 bin 238 vatandaşımızın yurt dışında 807 bin 974 ve gümrüklerde 9 bin 293 olmak üzere, toplam 256 milyon 303 bin 823 oy aldık. Böylece yüzde 52,59 yani 52,6 bir oy oranıyla milletimizin teveccühüne mazhar olduk. Seçimlere katılma oranı yüzde 86,24 gibi gerçekten çok yüksek bir düzeyde gerçekleşti. Buradan Cumhurbaşkanlığı seçiminde oy kullanan 50 milyon 68 bin 607 vatandaşımızın her birine şahsım, milletim adına ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Şahsımızı bu göreve layık gören her bir kardeşime şükranlarımı sunuyorum. Milletimizin güvenine layık olabilmek için elimizden geleni bundan sonra da yapacağız.

Partimize gönül vermiş tüm kardeşlerime teşekkürlerimi sunuyorum

Milletvekili seçiminde ise, toplam 21 milyon 338 bin 693 oy alarak yüzde 42,56’lık bir oran elde ettik. MHP ile kurduğumuz cumhur ittifakı olarak da yüzde 53,66’lık bir oy oranıyla ki yüzde 54 demektir bu. Seçimden açık ara birinci olarak çıktık. Bu sonuçlara göre Ak Parti olarak 295 milletvekili, cumhur ittifakı olarak ise 344 milletvekili ile seçimi tamamladık. Tüm arkadaşlarımızı tebrik ediyorum. 24 Haziran seçimleri sürecinde canla başla çalışan 81 ildeki adaylarımıza, il ve ilçe teşkilatlarımıza, sandıklara sahip çıkan müşahitlerimize, partimize gönül vermiş tüm kardeşlerime teşekkürlerimi sunuyorum.

Milletimizin iradesi ipotek altına alınmaya çalışıldı

Bu seçimler aynı zamanda yeni yönetim sistemine geçişin de miladıdır. Türkiye bugüne takdir edersiniz ki bir anda gelmemiştir. 2007 yılında AK Parti’ye cumhurbaşkanı seçtirmemek için, yasalar, meclis teamülleri ve hepsinden önemlisi adalet ve hakkaniyet ayaklar altına alınmıştır. Ülkemizin daha önceki 10 cumhurbaşkanlığı seçiminde olmayan kurallar, 11’inci cumhurbaşkanlığı seçiminde önümüze çıkartılmıştır. Biz de hep yaptığımız gibi milletimizin hakemliğine başvurduk. Sadece hemen seçime giderken Meclis'teki mevcut tıkanıklığı aşmakla yetinmedik. Milletimizin özellikle oylamasına sunduğumuz anayasa değişikliğiyle Cumhurbaşkanını doğrudan halkımızın seçmesini sağlayarak, bizi bugünlere kadar süreci de başlattı. Bu adımın bedelini partimizi kapatarak ödetmeye çalıştılar ama bu süreci de suhuletle aştık. 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde de benzer tezgahlarla karşı karşıya kaldık. Gezi olaylarından, 17/25 emniyet, yargı darbe girişimine, yurt içinde ve dışındaki pek çok yol denenerek milletimizin iradesi ipotek altına alınmaya çalışıldı.

Partisinin yönetiminden hesap sormaya davet ediyoruz

Milletimiz bunlara karşı cevabını 10 Ağustos 2014 seçimlerinde şahsımı doğrudan milletin oyuyla göreve gelen ilk Cumhurbaşkanı yaparak verdi. Kendi senaryolarını milletin iradesinin üzerinde görenler 2015 seçimlerindeki o karanlık ittifaklardan çukur eylemlerine ve nihayet 15 Temmuz darbe girişimine kadar bütün yöntemleri devreye soktular. Çok şükür milletimizle birlik olup, rabbimizin yardımlarıyla bu oyunları bozduk. 15 Temmuz gibi bir ihanetin ardından MHP ile birlikte ülkemiz tarihinin en önemli yönetim değişikliğinin alt yapısını oluşturduk. Yaptığımız anayasa değişikliğinin 16 Nisan'da milletimiz tarafından kabul edilmesiyle ülkemizi köşeye sıkıştırmaya çalışanları bir kez daha hüsrana uğrattık. Son umut olarak 24 Haziran seçimlerine sarıldılar. Birbirlerini yolda görse selam vermeyecek olanlar her nasılsa karşımızda birleştiler. Öyle ki CHP, bölücü terör örgütünün güdümündeki partiyi barajın üstüne taşımak için kendisine oy verenlerin bir kısmını oraya yönlendirildi. Gerçi bunlar 1991’deki seçimde de benzer bir yola başvurmuşlardı. Bölücü örgütün güdümündeki siyasiler ilk defa Meclis’e ayak bastılar. Bugün de Meclis’te milletvekili olarak yerlerini alacaklar. Milletini seven her CHP’li vatandaşımızı, bu utanç için partisinin yönetiminden hesap sormaya davet ediyoruz.

Pazartesi akşam kabinemizi açıklayacağız

Bu seçimlerle 27 Nisan 2007 cumhurbaşkanlığı seçiminin çıkmaza girmesiyle başlayan, 21 Ekim 2007’deki halk oylamasıyla ilk işaret fişeği atılan, 2014 seçimleriyle geri dönülmez hale gelen, 16 nisan halk oylamasıyla adı konulan yeni yönetim sistemimizi hayata geçirmiş olduk. Türkiyemize bir kez daha hayırlı olsun diyorum. Milletlerin tarihinde bu tür milatlar çok önemlidir. Pazartesi günü cumhurbaşkanı olarak yemin edip inşallah yeni sisteme göre göreve başlıyoruz. Artık Bakanlar Kurulu değil, Cumhurbaşkanı doğrudan ifa edecek. Anayasa değişikliğine uyum çerçevesinde, kanunlarda yer alan başbakana ve bakanlar kuruluna yapılan tüm atıflar değiştirildi. Pazartesi günü yemin töreninin hemen ardından yayınlayacağımız 1 numaralı kararname ile bakanlıkları kuruyor, aynı akşam kabinemizi de inşallah açıklıyoruz.

Devletin işleyişi hızlanacak

Bakanlıkların, kurum ve kuruluşların yapılarını milletimize daha iyi anlayışa uygun şekilde yeniliyoruz. Elbette bu sistemin oturması belli bir zaman alacaktır. Biz ilk etapta, bakanlar, bakan yardımcıları, kurum başkanları, genel müdürler düzeyine kadar bu kısmı bir noktaya getirdik. Benzer işleri yapan kurumları birleştirerek, devletin işleyişini hızlandırıyor ve etkin hale getiriyoruz. Bu yeniden yapılanma çalışması en aşağıya kadar devam edecektir. Uygulamadaki eksiklikleri, aksaklıkları tespit ettikçe sistemi geliştirecek, güçlendireceğiz. Seçim sonuçlarını değerlendirirken cumhurbaşkanlığında aldığımız oy ile milletvekili seçimindeki netice arasındaki farkı çok iyi analiz etmeliyiz. AK Parti'nin aldığı sonuçlar ortadadır. Buna karşılık 2015 Haziran'ında ve son seçimlerde üzerinde uzun uzun durmamız gereken sonuçlarla karşılaştık. Biz seçimlerden birinci çıkmakla yetinebilecek bir siyasi parti değiliz. AK Parti Türkiye'ye kazandırdığı hizmetler ve daha önemlisi 2023 hedefleriyle çok daha büyük seçim başarılarına ihtiyacı olan bir partidir. Yürütme görevini üstlenmemiz elbette şarttır. Bunun yanında mutlaka Meclis'te de güçlü olmamız gerekiyor. Biz Türkiye'yi 16 yıldır kesintisiz reformlarla yönettik. Reformları devam ettirmek zorundayız. Bir tarafı zihniyeti değiştirmekse, diğer tarafı da anayasadan yasalara kadar mevzuatı düzenlemektir. Mevzuatı düzeltmeden zihniyet değişikliğinde istediğimiz mesafeyi kat edemeyiz. Yeni dönemde Meclis'e çok önemli görevler düşüyor. AK Parti grubu MHP'nin de desteğiyle komisyonların lokomotifi olmayı sürdürecektir.

Büyük kongre gerçekleştirilecek

Önümüzde mahalli seçimler var. Nerede bir yanlış yaptık? Bunları değerlendirip düzeltmek ve Mart yerel seçimlerine de böylece girmek durumundayız. Ancak bu şekilde milletimizin karşısına mesajını aldığımızın huzuruyla, güveniyle, cesaretiyle çıkabiliriz. Önümüzdeki ay büyük kongremizi yapıyoruz. Millete yanlış yapan hiç kimsenin de arkadaşlar AK Parti'de yeri olamaz. Çünkü partimiz milletin kendi partisidir. Hiçbir arkadaşımızın tek bir anını dahi boşa geçirme hakkı yoktur. Hiç kimse kendisini partisinin ve davasının önüne geçirmesi mümkün değildir. Aramızda belediye başkanı da bulunuyor. İşte bu seçimlerden sonra bana gelen raporlara baktığımızda özellikle bazı eleştiriler var ki bu çok çok önemli. Vatandaş özellikle şunu arıyor, bu tabi ağırlıklı belediye başkanları bunun yanında milletvekilleri vesaire… Tevazu arıyor tevazu. Belediye Başkanı, benim dükkanıma gelip bir çayımı içmedikten sonra ben bu belediye başkanını ne yapayım diyor. Yani seçimden seçime mi belediye başkanı, milletvekili beni ziyaret edecek diyor. Veya kendi tanıdıklarının ofislerine uğrayıp çekip gidecekler diyor. AK Parti'nin müktesebatında böyle bir şey olamaz. Bizi yücelten tevazumuz olmuştur. Eğer biz bu tevazuyu kaybettiysek işte bu açık net, puan kaybına da neden olmuştur. En güçlü olduğumuz yerlerde eğer ciddi bir puan kaybı olmuşsa bunu kendi nefsimize soracağız. "Biz hatayı nerede yaptık? Yanlışımız nerede" Çok iyi hizmetler yapmış olabilir, bu hizmetler gerektir. Ama yeterli değildir. Yeterli olan o gönüllere girmektir. Gönüllere girersek bu işi başarmış oluruz. Vatandaşına tepeden bakıyorsak, onlara yeri geldiği zaman…. Kusura bakmayın bu millet şamar oğlanı değil. Bir oy verir, iki oy verir sonra kenara koyar.

Gönül belediyeciliği seferberliği

Şimdi kongremizle birlikte yeni bir oluşum olacak. MKYK'mızdan MYK'mıza varıncaya kadar bir değişim dönüşüm az da olsa yapacağız. Ama sonra çok yoğun bir maraton başlıyor. Nedir o? Mart. Yerel seçimlerin startını vereceğiz. Bu startı verirken de kaşına gözüne değil. Hem iş bitirme potansiyeline hem halkla uyumuna bakarak adım atmak durumundayız. Yerel yönetim aynen bu seçimlere benzemez. Böylece yerel yönetimlerden 2019'da çok daha başarılı çıkalım. Ben teşkilatımın buna hazır olduğuna inanıyorum. Ve 2019 Mart'ına kadar bu belediyeciliğin adını ben doğrusu 'gönül belediyeciliği seferberliği' olarak koyuyorum. Aynı şey teşkilatlarımız için geçerli. 'Ben iktidar partisinin il başkanıyım, ilçe başkanıyım' Yok. Efendi olmaya değil hizmetkâr olmaya geliyoruz.”

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.