25 Kasım 2024
  • Bartın2°C
  • Ankara-3°C
  • Bolu-2°C
  • Kastamonu-3°C
  • Zonguldak5°C
  • Karabük1°C

‘82 MODEL ARABAYI DEĞİŞTİRMEK GEREKİYOR’

AK Parti Bartın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Yılmaz Tunç, Küçükkızılkum, Büyükkızılkum ve Karamazak Köylerini ziyaret ederek, vatandaşlara neden anayasa değişikliği yaptıklarını anlattı.

‘82 model arabayı değiştirmek gerekiyor’

10 Nisan 2017 Pazartesi 12:28

Milletvekili Tunç, 16 Nisan’ın önemini anlattı

AK Parti Bartın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Yılmaz Tunç, beraberinde, İl Genel Meclis Başkanı Kenan Dursun ve AK Parti Bartın Merkez İlçe Başkan Yardımcısı Mustafa Eryiğit ile birlikte Küçükkızılkum, Büyükkızılkum ve Karamazak Köylerini ziyaret ederek, 18 maddelik reform Anayasa değişikliğinin ülkemize, milletimize neler kazandıracağını madde madde anlattı. İlk olarak Karamazak Köyü’nü ziyaret eden AK Parti heyeti, daha sonra Küçükkızılkum Köyü’ne giderek, vatandaşlarla bir araya geldi. Ziyarette Küçükkızılkum Köyü Muhtarı Recep Denizer, Büyükkızılkum Köyü Muhtarı Ersin Değer, Hatipler Köyü Muhtarı Ramazan Kahraman, Küçükkızılkum Köyü önceki dönem Muhtarı Halis Erdem de hazır bulundu.  

Milletvekilimiz değişiklikleri ayrıntısıyla anlatıyor

Ziyarette ilk olarak değerlendirmelerde bulunan İl Genel Meclis Başkanı Kenan Dursun; “Bu akşam yoğun programlarla devam ediyoruz. Anayasa değişikliğiyle ilgili işi çok sulandırdılar. Sayın Milletvekilimiz bu değişiklikleri ayrıntısıyla anlatıyor. Bir kahveye girdiğimizde orayı sonuçlandırmadan çıkmak da doğru olmuyor. İşi amacına ulaştırmamız lazım. Bu iş memlekete meselesi. Bu nedenle biraz geç kaldık. Hakkınızı helal edin” dedi.

Biz hayır verenlere terörist demedik

Başkan Dursun’un ardından değerlendirmelerde bulunan AK Parti Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç; “Aramızda kararsızlar vardır. Hayır diyen vatandaşlarımız da vardır. Olacak tabi ki. Herkes özgür iradesiyle evet de diyebilir. Hayır da diyebilir. Bu demokratik bir tavırdır. Herkesin görüşüne saygı duyarız. Ancak hayır veriyorsa demek ki vatandaşımıza tam anlatamamışızdır. İyi anlatsaydık hayırdan vazgeçirip evete döndürebilirdik. Hayır verirse üzülürüz. Suç bizdedir deriz. Biz hayır verenlere terörist demedik. Kesinlikle böyle bir şey yok. Kılıçdaroğlu çevirdi. Biz evet verene de hayır verene de saygı duyuyoruz. Fakat teröristlerin hepsi hayır diyor dedik. Türkiye’nin gelişmesini istemeyenler hayır diyor dedik. Maalesef bir çarpıtma alıp başını gitti. Anayasamızda 18 maddelik paketle 72 maddelik bir değişiklik yapılacak. Bu değişikliklerin rejimle bir alakası yok. Türkiye’nin rejimi cumhuriyettir. Üniter yapımız kesinlikle korunmaktadır. Yolumuz cumhuriyet yoludur.  Yaptığımız iş cumhuriyet yolunda giderken bindiğimiz arabanın modelini değiştirmektir” diye konuştu.

Bu millet 2017 model arabayla yoluna devam edecek

Tunç; “Cumhuriyete el uzatanın elini kırarız. Cumhuriyetin üzerine tank yürütenin karşısında durur, tankın önüne yatarız. Bayrağımıza sahip çıkarız. Cumhuriyet yolunda ilerlerken 82 model arabayı değiştirmek gerekiyor. Bu millet 2017 model arabayla cumhuriyet yolunda muasır medeniyete ulaşmak için daha hızlı gidecek. Ne yapıyoruz bu modelde? Cumhuriyeti daha da güçlendirecek hükümet sistemine geçmek istiyoruz. Mevcut sistemde sürekli sıkıntılar yaşadık. Cumhuriyet halkın kendi kendisini yönetmesidir. Peki parlamenter sistemde halk kendi kendini nasıl yönetecek? Oy atarak yönetecek. Oy atıyoruz. Milletvekilleri hükümetin kurulmasında etkili olamıyor. Kimin etkisi oluyor? Çoğunluk sağlanamamışsa siyişi parti başkanları bir yerlerde anlaştırılmaya çalışılıyor. Geçmişte bunların örneklerini gördük” ifadelerini kullandı.

1.5 yılda bir hükümet değişiyor

Parlamenter sistemde halkın doğrudan doğruya yönetimde söz sahibi olamadığını belirten Tunç; “Şu anda 65. hükümet dönemindeyiz. Parlamento ise 26.dönemde. Milletimiz 26 kez sandığa gitmiş. Ancak 65 kez hükümet kurulmuş. Bir yanlışlık yok mu? 26 defa sandığa gitmişsek 26 tane hükümet olması gerekmiyor mu? 1.5 yılda bir hükümet değişmiş. Bu şekilde hizmet olmaz. İstikrar olmaz. Yatırım olmaz. İstikrarın olması için yeni sistem çok önemli. Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlığı birleştiriyoruz. Direksiyonda iki şoför olmaz. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım arasında kavga yok diye ileride olmayacağının garantisi var mı? Halkın seçmediği bir cumhurbaşkanı olan Ahmet Necdet Sezer bu ülkenin başına ne belalar açtı. Rahmetli Ecevit’e anayasa kitapçığını fırlatmadı mı? Bir gecede bu milletin cebindeki para ile batan bankaların zararları ödendi. 2007’de Meclise seçtirmediler. Biz de halka gittik. Halkımız da “Cumhurbaşkanını ben seçeceğim” dedi. Artık Cumhurbaşkanını halk seçiyor. Başbakanını da halk seçiyor. Bu çift başlılık ilerde ülkemizin başına felaket getirir. Çocuklarımızın geleceğini düşünüyorsak Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlığı birleştirmek zorundayız” şeklinde ifade etti.

Güvenoyu meclisten millete geçiyor

Tunç; “10 yılda bir darbe olmaması için darbe özelliğini taşıyan vesayetçi ruhu barındıran anaysa maddelerini tek tek ayıklıyoruz. Hükümeti güçlendiriyoruz. Hükümeti 2 dönemle sınırlıyoruz. Siyasette yeniliği sağlıyoruz. Cumhurbaşkanı yüzde 50 oyla seçilecek. Birinci turda seçilemezse ikinci turda kalacak 2 aday arasında seçim yapılacak. Yine yüzde 50’yi geçecek. Halkın yarıdan fazlasının oyunu alıp görev yapacak. Meclis Cumhurbaşkanını denetleyebilecek. Cumhurbaşkanı suç işlerse Meclis tarafından soruşturma açılabilecek. 600 milletvekilinden 300 milletvekilinin imzasıyla soruşturma açılabilecek.  Yarıdan bir fazlası. Meclis denetim yetkisini daha da güçlenerek sürdürecek. Meclis araştırması, Meclis görüşmesi ve yazılı soru önergesi devam ediyor. Cumhurbaşkanına ve yardımcılarına yazılı soru önergesiyle sorular sorabileceğiz. Sadece Meclisin elinde olan güvenoyu ve gen soru kalkıyor. Bu Meclisten alınanlar millete veriliyor. Güvenoyu meclisten millete geçiyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Kararnamesi kanundan üstün değil

Anayasa maddeleriyle ilgili muhalefetin yalan ifadeler kullandığını söyleyen Tunç; “Bir sürü yalanları düzletmek için uğraşıyoruz. Cumhurbaşkanı Kararnamesiyle ilgili de çarpıtmalar var. Bugün ki Bakanlar Kurulu Kararnamesi ne ise Cumhurbaşkanı Kararnamesi de o. Bakanlar Kurulu Kararnamesi yazan yerleri Cumhurbaşkanı Kararnamesi olarak değiştirdik. Cumhurbaşkanı Kararnamesi kanundan üstün değil. Muhtarlıkların, lokantaların veya kahvelerin kararnameyle kapatılacağını anlatıyorlarmış. Saçma sapan şeylerle bizi uğraştırıyorlar. Kıdem tazminatının kaldırılacağını söylüyorlar. Kıdem tazminatı İş Kanunu’nda düzenlenmiştir. İş Kanunu’nda düzenlenen bir şeyi kararname ile kaldıramazsın. Bunu ancak kanunu değiştirirse Meclis yapar. ‘18 yaşında bir genci milletvekili yapacaklar. 2 yılda emekli olacak’ diyorlar. 2007 yılında milletvekili oldum. 10 yıl geçti. Ben emekli olamadım. Neden olamadım? Yaşım tutmadığı için olamadım. Yalanlarla bir yere varamazlar. Bu referandum çok önemli. Bu sistem parti meselesi değil. Cumhuriyetin daha da güçlenmesi için değişiklik şart” diye konuştu. 

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.